Bingöl’de ilköğretim öğrencileri, geçtiğimiz günlerde bir aracın çarpması sonucu hayatını kaybeden Borsa İstanbul Kaleönü Ortaokulu öğrencisi 11 yaşındaki Berra Kızılboğa için Bingöl-Muş kara yolunu trafiğe kapatarak eylem yaptı. Öğrenciler, bölgede yeterli güvenlik önlemlerinin alınmadığını belirterek yetkililerden çözüm istedi.
Olay, Bingöl’ün Simani Mahallesi mevkiinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, 11 yaşındaki Berra Kızılboğa, okuldan döndüğü sırada yolun karşısına geçmeye çalışırken otomobilin çarpması sonucu ağır yaralandı. Hastaneye kaldırılan küçük Berra, doktorların tüm müdahalelerine rağmen kurtarılamadı.
Arkadaşlarının ölümünün ardından büyük üzüntü yaşayan öğrenciler, bugün saat 11.30 sıralarında Bingöl-Muş kara yolunda bir araya gelerek yolu trafiğe kapattı. “Artık yeter, önlem alınsın!” sloganları atan öğrenciler, sürücülere ve yetkililere seslendi. Öğrenciler, bölgede üst geçit, trafik ışığı ve yaya geçidi gibi kalıcı tedbirlerin alınmasını talep etti.
Bingöl’ün Simani Merkez Mahallesi sakinleri, Bingöl-Muş kara yolunda son dönemde artan ölümlü trafik kazalarına tepki göstererek yetkililerden acil çözüm talep etti. Mahalleliyi temsilen konuşan Ahmet Alakış, “Bingöl Simani Merkez Mahallesi'nde oturuyorum. Bingöl–Muş Karayolu'nda, her iki istikamette 2025 yılında sekiz insanımız, sekiz gencimiz hayatını kaybetti. Tabii bunun öncesi de var. Bir Düğün Salonu’nun karşısında, daha iki ay önce, üniversite öğrencisi, yurtta kalan gencecik bir kızımız karşıdan karşıya geçerken hayatını kaybetti. Hiçbir yetkili buna çözüm bulmadı,” dedi.
Alakış, çözüm olarak yalnızca bir üst geçit yapıldığını ve bunun yeterli olmadığını ifade ederek, “Ortaya bariyerler çekildi, ancak farklı hiçbir gelişme olmadı. Bundan iki sene önce burada altyapı çalışması yapılması gerekiyordu, yapılmadı. Bazılarının menfaatine olmadığı için o çalışma yapılmadı. Üst geçitle çözüm bulmaya çalışıldı; bu çözüm değil,” diye konuştu.
Alakış, “Bunun akabinde yine aynı noktada gencecik bir kızımız aynı şekilde hayatını kaybetti. Biz buna artık ‘katledildi’ diyoruz, çünkü bilinçli, kasten insan öldürme vakası gibi görünüyor. Hiçbir müdahale yapılmadı. Biz burada 2 kilometre hız yapılsa bize çok ciddi cezalar yazılıyor ama bir insanı katledenlerden hiçbir şekilde hesap sorulmuyor. Hiçbir yetkilimiz buna çözüm bulmuyor,” ifadelerini kullandı.
Alakış, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’a da çağrıda bulunarak, “Bakın, bizim üç tane milletvekilimiz var. Bir tanesi, birinci adamın yardımcısı Cevdet Yılmaz Bey’e buradan sesleniyorum: Eğer sesinizi duyurursanız… Diyoruz ki: Bingöl küçücük bir şehir ve imkânları kısıtlı. Siz Bingöl’ü gerçekten düşünüyorsanız, buradaki halkın sorunlarını paket halinde çözün. Paket halinde siz buna çözüm getirmeniz gerekir,” dedi.
Türkiye’de hiçbir şehirde bir yıl içinde bu kadar çok gencin trafik kazasında ölmediğini söyleyen Alakış, “2025 yılında benim bildiklerim sekiz kişi öldü. Gencecik bir kız Elazığ’a kaldırıldı; orada da, burada da yeterli teşhis imkânı olmadığı için Elazığ’da vefat etti. Hepsi bizim şehrimiz, hepsi bizim mahallemiz,” diye konuştu.
Duygusal anlar yaşayan Alakış, “Ben yolun üst tarafında oturuyorum. Ölen Berrak Kızılaslan benim çocuğumla aynı sınıfta; şu an duygulandım, konuşamıyorum. Benim çocuğum üç gecedir uyuyamıyor. Buradaki insanlar sonuç itibarıyla bu memleketin insanı. Başka coğrafyadan olsa bile, insana değer veriyorsanız bunu çözmeniz lazım,” dedi.
Alakış, bölgede okul eksikliğine de dikkat çekerek, “Bir dünya arazimiz var. Arazi yoksa biz gerekirse mahalleli olarak her cuma para toplarız. O araziyi biz para ile hallederiz. Her sene ‘keşif yapıyoruz, okul yapacağız’ diyorlar ama hiç okul yapılmıyor. Bingöl, boş arazisi en çok olan illerden biri. İstenirse okul yapılır,” ifadelerini kullandı.
Kendisinin arsasını bağışlamaya hazır olduğunu belirten Alakış, “Benim şu an arsalarım varsa ben o arsayı bağışlamak isterim. Satışa çıkarırım, hibe ederim ama burada bir okul yapılmasını talep ediyorum. Benim çocuğum yolun alt tarafında oturmuyor; ama benim çocuğumun arkadaşı, dayım, teyzem, amcam… Hepsi aynı sıkıntıda,” dedi.
Alakış, “Her gün kadınlar, sabah kış yaz demeden çocuklarının elini tutup okula götürüyor. Öğle arasında tekrar gidip getiriyor. O kadar boş alan varken bir okul düşünülmemiş. Peki bu çocuğa, bu çocuğa devlet olarak bir şey tanındı mı? Okulda kahvaltı yapıyor mu?” diye sordu.
Son olarak Alakış, yetkililere çağrısını yineleyerek, “Bizim burada talebimiz net: Mahalleli olarak, şehirli olarak, insan olarak diyoruz ki arkadaşlar, bize bir okul tahsis edin. Okul tahsis edemiyorsanız, Malatya’da, Erzurum’da, Elazığ’da örnekleri var. Türkiye’nin her yerini gördüm; 25 yıl İstanbul’da yaşadım, her yerde benzer uygulamalar var. En küçük şehirlerde bile tüneller, alt-üst geçitler var. Burası otoban gibi geçiliyor. Otobanın iki tarafı arasında geçmek için tellerin üzerinden atlayıp evimize ulaşmaya çalışıyoruz. İnsanlar IMKB’den geçebilmek için 1 kilometre yürüyüp ancak karşıya geçebiliyor; o da geçerken can veriyor,” dedi.
Vatandaşlar, son olarak, “Biz burada haklı olarak, vatandaş olarak, insan olarak diyoruz ki; eğer bizim bu sıkıntımız varsa milletvekillerimiz, bakanlarımız, valimiz buraya gelsin ve derdimize çözüm bulsun. Biz burada sıcak, hasta veya işi olan, mesaisi bitmek üzere malını teslim etmek isteyen insanlarız. Keyfi olarak yol kapatmadık; biz dertliyiz,” sözleriyle tepkilerini dile getirdi.
